Header Ads Widget

FİDANLIKLARDA SULAMA NASIL YAPILIR

Fidanlık yeri seçiminde önemli bir etken olan su kaynaklan ve fidanlıkların su ihtiyaçlarını saptama konularında daha önce verilen bilgiler dikkate alınarak fidanlığın su tesisatı yapılır. Ancak bir fidanlığın su ihtiyacı yani sulama müddetleri ve tekerrürleri yağış miktarına, havanın sıcaklık ve nisbi rutubetine, fidan türlerine, gelişme durumlarına ve yaşlarına göre değişir. Özellikle toprak fakirleştikçe su ihtiyacı da artacaktır. Zira fakir toprakta az miktarda olan besin maddeleri dolayısıyla toprak suyunun fazla sirkiiasyon yapmasıyla fıdanlann yeter ölçüde besin maddeleri almaları mümkün olur. Bu itibarla fidanların fazla transpirasyon yapması ve dolayısıyla yıkanma yapmayacak derecede sık sık sulanarak fazla su sarfetmesi gerekir. Bu nedenle su konusunda biraz toleranslı hareket etmekte fayda vardır. Bilhassa ekstrem kurak ilkbahar ve yazların zaman zaman yaşandığı memleketimizde su ihtiyacını saptamada toleranslı hareket etmek ve su gereksinimini ihtiyacın biraz üstünde tutmak daha ihtiyatlı olur.
Fidanlıklarda genelde dört tip sulama sözkonusudur.
1. Damla sulama yöntemi. (Toprak altından veya toprak yüzünden)
2. Salma sulama. (Toprak yüzünden sulama)
3. Karık Sulama.(Toprak üstünden sulama)
4. Yağmurlama. (Bitki üstü sulama yöntemi)
DAMLA SULAMA YÖNTEMİ- Toprak altına köklerin yayılış sahasına yerleştirilen delikli borularla yapılır Toprak altına yerleştirilen sistemde fazla suya ihtiyaç yoktur. Zira toprak yüzünden buharlaşma ile su kaybı çok azdır. Sistem toprak üstünde bir yer işgal etmediği için üretim sahasını daraltmamaktadır. Borulardaki delikler ayarlanarak toprak altından fidanlara istenildiği kadar su verilebilir. Özellikle çok kurak yörelerde fidanlıklar için düşünülebilir, ancak tesis gideri yüksektir. Sistemin bakım ve kontrolü zordur. Delikler arıza yapabilir bazı kısımlarda çok az ve bazı kısımlarda da ihtiyaçtan çok fazla su gelebilir. Genellikle memleketimizde sıcak-kurak yörelerimiz için önerilir. Ancak toprak yüzüne yerleştirilen sistemde her fidanın dibine bir emitatör (deliği ayarlanabilen meme) yerleştirilerek sistemden gelen suyla sulama yapılır. Bu sulama sistemi bilhassa suyun kıt olduğu yerlerde ve özellikle evaporasyonla su kaybının az olması nedeniyle kurak mıntıkalarda tesis edilecek fidanlıklar için önerilir.
SALMA SULAMA SİSTEMİ- Su açılan kanallarla arazi meyilinden faydalanılarak parsellere getirilir ve yan kanallarla parsellere verilir Sistem tava, taşırma ve sızdırma gibi tali yöntemlerden birine göre uygulanır. Tava veya alçak yastık sisteminde önce fidanlık parselleri tavalara ayrılır veya alçak yastıklar oluşturulur Ana su yolundan gelen su giriş yönünde önü kesilerek suyun tamamı veya bir kısmı tavaya verilir. îlk tavanın sulanması bitince bunun ağzı kapatılarak bu sefer su ikinci tavaya alınır. Böylece tavaların sulanması tamamlanır. Ancak alçak yastık veya tava usulü sulamada sahada eşit sulama mümkün olmaz. Su çukur kısımlara dolar, tümseklere gelmez, toprakta kaymaklanma ve çoraklaşma etkileri gözlenir. Sulama da bu yöntemle güç ve yavaş olur, fazla işçiyi gerektirir, dolayısıyla pahalıya malolur. Bilhassa ekim parsellerinde bu yöntem çok sakıncalıdır.
KARIK SULAMA - denir. Bu metodda su, belirli sıklıklarda fidanların kenarlannda açılan karıklardan, % 0.3-1 meyille yani 100 m'de 30-100 cm meyille akar. Bu yöntemde önce görülen diğer iki yönteme göre daha az su sarfiyatı olur. Ancak çok süzek topraklar suyu çabucak sızdırarak zayi ederler. Buna karşılık su, fidan sıraları arasındaki karıklar içinden aktığı için fidanlar için zararlı geniş bir kaymaklanma olmaz. Karık usulünde tek masura ve kilit masura gibi yöntemler yerine göre kullanılır. Karıklara su vermede sifon, kısa boru, tahta, yalak gibi vasıtalara başvurularak karık açma ve kapama işi süratlendirilebilir. Toprak ağırlaştıkça karıklar sıklaştırılır. Karıklar nemli bölgelerde 15-20 cm derinliğinde açılmalarına karşılık, kurak yörelerde daha derin (25-30 cm kadar) derinlikte açılır. Bu son durumda su toprağın alt tabakasının içine işleyerek üst tabaka kuru kalır ve toprak buharlaşması yoluyla su kaybı az olur. Toprağa yakın büyüyen fidanların alt yaprakları tava ve taşırma yöntemlerinde olduğu gibi ıslak ve çamurlu toprakla temas etmediği için, fidan kalitesi bozulmaz. Yöntem oldukça ucuz, kolay ve süratlidir. Bu çeşit sulama ekseri yapraklı tür fidanlarının özellikle Kavakların yetiştirilmesinde yaygındır. Ancak ekim yastıkları için önerilmez.Toprak üstünden sulama yöntemine gelince; sistemin çok kullanılan basit bir şekli küçük fidanlıklar için önerilebilir. Bu şekilde fidanlıkta su arklarının geçtiği müsait parsel kenarlannda toprağa yer yer bidonlar yerleştirilir ve su buralardan süzgeçli kovalarla veya bir boru şebekesinden alınarak "serpme sulama" yöntemiyle ekim yastıkları ve repikaj parselleri sulanabilir Yahutta yapılan bir ana boru şebekesine belirli aralıklarla yerleştirilen vanalardan hortumla su alınarak sulama yapılabilir. Bunlarla ekim parsellerini sularken hortum ağızlarına özel bir süzgeç katılması yerinde olur.


YAĞMURLAMA
Bu tarz sulama özellikle ekim yastıklarında ideal bir sulama sistemidir. Yağmurlama yöntemi genç ve sık repikaj yastıkları için de önerilebilirse de yaşlı fidan parsellerinde* yerini ekseriyetle karık veya hortumla sulamaya bırakır.
Yağmurlama sistemi basınçla dönen ve suyu püskürterek ince zerreler halinde serpen bir metoddur. Suyun az olması durumunda bu sistem az su sarfeden yöntemlerden biri olarak tercih edilir. Bu sistemde pahalı arazi tesfıye işlerine de lüzum yoktur, ufak tefek çukur ve tümsekler herhangi bir mahzur oluşturmaz. Az meyilli arazilerde de erozyona neden olmadan başarıyla uygulanabilir. Yağmurlama toprak yüzünde salma su gibi kaymaklanma yapmaz. Hafif ve ince zerreli bir yağmur gibi verilir. Böylece yeni çıkmış taze fidecikler için çok uygun ve nisbi rutubeti yüksek bir ortam yaratır. Toprağa, ihtiyaç oranında ve toprağın geçirgenliğine göre istenen miktarda su verilebilir. Böylece toprakta tuzlaşma tehlikesi doğmaz. Sistemle sahaya erimiş halde ilaç ve gübre istenen miktarda ve eşit bir şekilde kolaylıkla verilebilir. Sulamada işçilik masrafı azdır. Bu yüzden pahalı olan ilk tesis masrafları kısa zamanda amortize edilir. Toprak yüzeyinde eşit sulama sağlanır. Ancak hava sıcaklığı yüksek ve nisbi nemin düşük olduğu yerlerde, sistem buharlaşma ile fazla su kaybına yol açar. Böyle yerlerde geceleri sulama yapılarak bu kayıp azaltılabilir. Rüzgar da bu tip sulamaya olumsuz etki yapar. Bu sakınca da sulamayı rüzgarsız zamanda yaparak önlenebilir. Yağmurlamada diğer bir sakınca da kör yani sulanmayan kısımlar ile birkaç kere sulanan (dublukasyon yapan) kısımların bulunabilmesidir ( resim: 28 alt). Bu da iyi bir proje ve uygulama ile büyük ölçüde telafi edilebilir.
Böylece ilk tesis giderleri yüksek olmakla beraber, az işçiliği gerektiren ucuz ve hızlı bir metod olan yağmurlama sistemi gittikçe yaygınlaşmaktadır. Ancak çok türle ve değişik yaşlarda fidan üretimi yapan fidanlıklarda kullanımı oldukça sınırlanır veya fidanlığın ancak bir kısmında, özellikle sık sulamayı gerektiren ekim parsellerinden kullanılabilir.
Yeni sızdırma sulama yöntemleri üstü bol delikli plastik boruların toprak altına fidan köklerinin yayıldığı sahaya döşenerek içlerinden geçen suyu bu deliklerden sızdırma suretiyle toprağı rutubetlendirme şeklidir. Plastik borular üzerinde çok sayıda delik olduğu için damla sisteminde emitörlerde gözlenen tıkanma bu sistemde olmaz. Zaman zaman suya karıştırılan ve bitkiler için zararlı olmayan bir temizleyici eriğik suyla birlikte sevkedilerek mevcut delikler de kolaylıkla temizlenebilir. Pratik oluşu nedeniyle modern fidanlıklarda yaygın bir sistem olarak kullanılmaya başlanmıştır. Sistem toprak altında kaldığı için fidanlık çalışmalarında da bir engel yaratmaz.
Yağmurlama sisteminde genellikle ana borular sabit, tali borular portatif olursa yetiştirme işlerinde büyük kolaylık sağlar. Ancak su sisteme belli bir basınçla (genellikle 3-4 atmosfer) gelmelidir. Bunun için su ya devamlı bir motor pompla basılır veya 40-50 m yüksekliğinde bir havuzdan akıtılarak istenen basınç sağlanabilir.
Yağmurlama Sistemi üç şekilde uygulanabilir, 
Birinci tipte borular eksenleri üzerinde dönerek üzerlerindeki memelerden suyu iki tarafa püskürtür.
Tabancalı sprinkler tipinde ise sprinkler adı verilen döner yağmurlama başlıkları kanalıyla su dairevi olarak 360° dönerek püskürtülür. Her bir tabanca 25-35 m yarı çapında bir daire sahasını sular
Üçüncü tipte ise tek istikamette su püskürtülmektedir. Bunda da bir kısmın sulanması bitince borular suyun düşüş mesafesine göre ikinci hatta nakledilmekte ve böylece yalnız bir sulama şebekesinin yeri değiştirilmek suretiyle sulama kolaylıkla ve süratle yapılabilmektedir. Her püskürtücünün normal olarak belirli basınçlara göre püskürtme mesafeleri önceden bilindiğinde su boruları üzerindeki püskürtücüler bu mesafelere göre gerektiği şekilde yerleştirilebilir.
Yağmurlama tesisatı için fidanlıkta önce bir ana şebeke (boru çapı genellikle 75-100 mm) ve buna bağlı olarak parsellere ulaşan tali şebeke (boru çapı 50 mm) yapılır. Ana ve tali şebeke gömme boru olarak kafi derinlikte toprak altına döşenir. Böylece borular donlara karşı da korunmuş olur. Hem de fidanlıkta yer kaplamaz ve makinelerin çalışmasını güçleştirmez. Ayrıca bu tali şebekeye portatif bir boru şebekesi eklenerek sulama şebekesi sahaya dağıtılabilir. Böylece yan portatif bir sistem oluşturulmuş olur. Veya bütün borular sabit olarak toprak altında yapılır ve tabancalar mevcut basınca göre sulama çaplan dikkate alınarak bir şebeke üzerine yerleştirilir. Ayrıca tamamen portatif sistemler de fidanlıkta lüzum görülen yerlere süratle kurularak çalıştırılabilir.

Yorum Gönder

0 Yorumlar